YENİ NESİL ÇOCUKLARIMIZA EĞİTİCİ OYUNCAKLARI NASIL SEVDİREBİLİRİZ?
Teknoloji çağının hızla ilerlemesi sonucu, özellikle 6-12 yaş grubundaki çocukların oyun oynama anlayışı teknolojik oyuncaklara kaymış ve oyun bilinci teknoloji öncesi döneme göre çok fazla değişim göstermiştir.
Eskilerde küçük mahalleler ve araba geçmeyen sokaklarda oyun kuran, oyun oynayan çocuklar sosyal becerilerini buralarda geliştirirdi. Belki ahşap oyuncak modelleri yoktu ama hayal güçlerini kullanarak çamurdan oyuncaklar üretirdi.
Üreticiliğin yanı sıra bu doğal öğrenme materyalleriyle aynı zamanda problem çözme becerisini de geliştirmiş olurlardı.
Z Kuşağı ve bir sonraki kuşak olan Alfa kuşağı çocuklarının teknolojik oyuncaklar ve teknolojiden uzak büyümesi elbette ki düşünülemez. Ancak çocuğunuzun gelişiminin sağlıklı şekilde tamamlanması için, ilgi alanlarını keşfederek motor becerisi gelişimi, duygusal gelişimi, dil gelişimi gibi alanlarını da desteklemek gerekmektedir.
Bu alanları destekleyen oyun grubu da eğitici oyuncak dediğimiz gruptur. Bu grup ahşap oyuncak modelleri, kutu oyunları, evcilik oyuncakları, drama ve kukla modelleri, ritim aletleri gibi ürünlerden oluşmaktadır.
Eğitici oyuncakları bir dönem sadece okullarda gören çocuklar, maddi imkanların gelişmesi ve ulaşılabilirliğin artması ile artık okul dışında da görme imkanı bulmuştur. Fakat bu kez de tablet, akıllı telefon gibi dış uyaranların etkisinden dolayı çocukların ilgisi bu yöne kaymıştır.
Bir çok ebeveyn, özellikle pandemi sürecinde çocuklarının tablet, akıllı telefon ve bilgisayara bağımlı hale geldiğinden şikayet etmektedir. Çaresiz bir şekilde bu sürecin içinde yer alan ebeveynlerin iyi bir analiz yapıp çocuklarının ilgi alanlarını tespit edip onları oyuncak seçimi sırasında yönlendirmeleri gerekmektedir.
Seçilen oyun ister kutu oyunları olsun, ister oyuncak bebeklerin bulunduğu bir seçim olsun oyun sırasında ebeveyn çocuğun yeri geldiğinde oyun arkadaşı olmalıdır. Çünkü eğitici oyuncaklar çocuğunuzla birlikte güzel vakit geçireceğiniz imkanlar oluşturmanıza destek olacaktır.
Oyuncak seçiminin önemi kadar, çocuğu oyun sırasında yalnız bırakmamak da bir o kadar önemlidir.
Çocuğunuz sizinle iletişime girdiği her an aslında onun gelişimine katkıda bulunduğunuz zamandır. Bu zamanda çocuğunuzun gelişimine katkı sağlayacak ürünlerin işlevselliğine hakim olmak onu eğitici oyuncaklara yaklaştırmanın en önemli kısmını oluşturur.
Siz eğitici oyuncaklar hakkında ne kadar bilgi sahibi olursanız onu o kadar yerinde kullanır ve çocuğunuza da o kadar katkıda bulunmuş olursunuz. Ve oyun sonunda siz de çocuğunuz da görecektir ki aslında sosyal iletişim merkezli olan oyunlardan aldığı haz, bir telefon ya da bir tabletten aldığı hazdan çok daha fazladır.
Çocukluk dönemi sayılı bir zamandır. Bu zamanı çocuğunuzla en verimli şekilde geçirmenizi dileriz.
Sevgiyle kalın, oyuncaksız kalmayın…
Züleyha Abdioğlu
Okul Öncesi Öğretmeni